“VERİMLİLİK, BÜYÜME VE KALKINMA PANELİ” TOBB ETÜ’DE GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof_ Dr_ İsmail Ceritli_kBilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğünce düzenlenen “2014 Verimlilik Haftası” etkinlikleri çerçevesinde organize edilen “Verimlilik, Büyüme ve Kalkınma” Paneli 4 Haziran 2014 tarihinde Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (TOBB ETÜ) ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Panel, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Ceritli, Verimlilik Genel Müdürlüğü (VGM) Daire BaşkanıDilek Birbil ile TOBB ETÜ Rektörü Prof. Dr. Necip Camuşcu’nun açılış konuşmalarıyla başladı.

Konuşmasında, Türkiye’nin hem kamuda hem de özel sektörde en büyük probleminin zaman kullanımı dâhil kaynaklarını verimli bir şekilde kullanamaması olduğunu söyleyen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof. Dr. İsmail Ceritli,
“Verimlilik, Bakanlık olarak üzerinde önemle durduğumuz bir konudur. Özellikle sanayi sektöründe ve enerji alanında verimliliğin artırılması yönündeki çalışmalarımız devam etmekte olup tüm bu faaliyetlerimizi VGM eliyle yürütmekteyiz. Sanayide, enerji tüketimi yüksek konvansiyonel motorların kullanıldığını belirten Ceritli, bu motorların enerji verimli motorlarla değişimi halinde yıllık 5 milyar liraya yakın bir tasarruf sağlanabileceğini, Bakanlık olarak Sayın Bakanımız Fikri Işık’ın talimatlarıyla sanayi motorları konusunda bir dönüşüm projesi başlattıklarını dile getirdi.

AAkTürkiye’nin ve Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın öncelikli hedeflerinden birinin sürekli bir biçimde verimliliği artırmak olduğunu söyleyen Verimlilik Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Dilek Birbil ise bu yönde orta ve uzun vadeli politikaların geliştirmesi gerektiğini ve Türkiye’nin kayda değer bir verimlilik artış potansiyeline sahip olduğunu dile getirdi. Verimlilik Haftası’nın verimlilik algısını ve verimliliği artırmaya yönelik uygulamayı ve hayatın her alanına dair verimlilik arayışını canlı tutmak amacıyla gerçekleştirildiğini söyleyen Birbil, “Tüm kesimlerde üretim yapanlara ve geleceğimiz olan genç nesillere bildiklerimizi aktaramazsak verimlilik bilincinin oluşmasını yaygınlaştıramazsak, arzu edilen verimlilik düzeyine ulaşamayız” diye konuştu.

Sürdürülebilir kalkınmanın temelinin verimlilik ve istihdam odaklı büyüme olduğunu belirten TOBB ETÜ Rektörü Prof. Dr. Necip Camuşcu, gelişmiş ülkelerin büyümelerinde teknoloji ve toplam faktör verimliliğinin payının gelişmekte olan ülkelere göre daha yüksek olduğunu söyledi. Prof. Dr. Camuşçu, 2014 – 2018 dönemini kap
sayacak Onuncu Kalkınma Planı’nda verimlilik artışlarının, rekabet gücünü ve büyüme hızını artıracak üç temel unsurdan biri olarak tanımlandığını, diğer iki unsurun ise işgücü niteliğinin ve yenilik kapasitesinin artırılması ile bilgiye dayalı üretime yönelik dönüşümün sağlanması olduğunu söyledi. Türkiye’de hem tüm makro değişkenlerin verimlilik temelinde oluşturulması hem de verimlilik kültürünün toplumsal yaşamda yaygınlaştırılıp içselleştirilmesinin 2023 hedeflerini yakalamak açısından bir zorunluluk olduğunun altını çizen Camuşcu, “Kalkınma merdiveninde daha üst basamaklara çıkabilmek ve üretimde ilk 10 ülke arasına girebilmek için verimlilik, büyüme ve kalkınma ilişkilerinin sadece bu panelde değil, gündemimizin her alanında sürekli yer alması gerekir” dedi.

Açılış konuşmalarının ardından oturum başkanlığını VGM Sanayi ve Teknoloji Uzmanı Dr. Halit Suiçmez’in yaptığı ve Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aziz Konukman ile Kalkınma Bakanlığı’ndan Dr. Yalın Kılıç’ın konuşmacı olarak katıldıkları “Verimlilik, Büyüme ve Kalkınma” Paneli’ne geçildi.

Konuşmasında, her yıl verimlilikle ilgili birçok ayrıntılı çalışma yapılmasına rağmen bu konuda etkili sonuçların alınamaması üzerine odaklanılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Aziz Konukman, nerelerde hata yapıldığının tartışılmasında yarar olduğunu söyledi. Büyüme performansında sadece ortalama büyüme hızına odaklanılmasının doğru olmayacağını vurgulayan Prof. Dr. Konukman, “Bizimle birlikte başlangıç noktasından yarışa katılanların durumlarına da bakmak lazım. Özellikle 2002’den günümüze geldiğimizde 2013 ve 2014 yılları da içinde yüzde 4,5’lik bir büyüme gerçekleştirmişiz. Kendi içinde bu orana baktığımızda kötü bir performans değil. Ancak bizimle yola çıkmış başka ülkelerin durumlarını öğrenmek için Dünya Bankası’nın son raporuna baktığımızda; Çin’in yüzde 11, Hindistan’ın yüzde 8,2, Arjantin’in yüzde 7,5, Vietnam’ın yüzde 6,7, Endonezya’nın yüzde 5,7 Filipinler’in yüzde 5, Malezya’nın ise yüzde 4,9 büyüme gerçekleştirdiğini görüyoruz. Burada kendi içimizde bir başarı var ancak başka ülkeler bizden daha başarılı. Bunu nasıl gerçekleştirdiklerini bilmeliyiz ki büyüme hızını artırabilelim” diye konuştu. Hızlı büyümenin önündeki engellerden birinin yatırımların düşük olması iken diğerinin de Türkiye’nin bu yatırımları kendi kaynakları ile finanse edemeyen bir ülke olmasından kaynaklandığını söyleyen Konukman, “Başkasının parasıyla yatırım yapıyoruz” dedi.

Daha sonra söz alan Sanayi ve Teknoloji Uzmanı Dr. Halit Suiçmez, Türkiye’de hem büyüme hızını yükseltmek ve hem de büyümede teknolojik artışa dayalı verimliliğin payını artırmak için kapsamlı bir büyüme ve verimlilik planlamasının zorunlu olduğunu söyledi. TÜİK’in tahminlerine göre 2013 yılında Türkiye ekonomisinin yüzde 4 büyüme kaydettiğini ve bu büyümenin tüketime dayandığını vurgulayan Dr. Suiçmez, olması gereken büyüme kaynaklarının ise teknolojik gelişme ve nitelikli işgücü olduğunu vurguladı. Kalkınmanın, büyümeden farklı olarak sağlanan üretim artışının (büyümenin) toplumun geneline daha adil, dengeli yansıması ve sosyal göstergelerle de desteklenmesi anlamına geldiğini söyleyen Suiçmez, bu olgunun ise daha çok insani gelişme endeksleriyle ölçüldüğünü vurguladı. OECD’nin 2011 raporuna göre milli gelirde ilk 20 ülke içinde olan Türkiye’nin niçin küresel rekabette 59, temel eğitimde 100, eğitim kalitesinde 94, yenilikçilikte 67 ve küresel bilgi teknolojisinde 52’nci sırada olmasının ayrıca araştırılması gereken bir sonuç olduğunu sözlerine ekledi. Türkiye’nin bir “verimlilik ekonomisi” olmasını gerektiğinin altını çizen Suiçmez, “Bu bir istek, özlem, vizyon ve de bir modeldir. Esasen bizim için hepsinden önce bu bir mecburiyettir. Kalkınma ve büyüme planlaması içinde bir ‘verimlilik planlaması ve politikası’ oluşturmalıyız” diyerek sözlerini tamamladı.

Panelin son konuşmacısı olan Dr. Yalın Kılıç ise “Eğitim Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye’de Bölgesel Farklılıklar” başlıklı sunumunda; eğitim harcamaları ile gelir ilişkisine değinerek, 25 OECD ülkesini kapsayan ve 1980-2008 yılları arasındaki verilere dayalı olarak yapılan bir araştırmada kamu eğitim harcamalarının ekonomik büyüme üzerine olan olumlu etkisinin ortaya konulduğunu söyledi. 2004 ile 2011 yıllarının karşılaştırılması yoluyla, Türkiye’de 2. Düzey İstatistiki Bölge Birimleri itibarıyla beşeri sermayenin bölge ekonomisine katkısı konusunda yaşanan farklılıkları iç göçü de göz önünde bulundurarak betimlemek amacıyla yürüttüğü çalışmadan da bahseden Dr. Kılıç, çalışma sonrasında elde edilen bulgulara göre eğitim düzeyi arttıkça işgücü verimliliğinin de yükseldiği ortaya konulduğunu belirterek, işgücü verimliliğindeki bir birimlik artışın yüzde 70’inin eğitim düzeyinden kaynaklandığının hesaplandığını söyledi.

Panel, soru-cevap bölümünün ardından panelistlere plaketlerinin verilmesiyle sona erdi.

0
Shares